12 Mart 2010 Cuma

DOKUZ DEFA


Yaranamazsın kimseye, ona yansan da
Dokuz defa ölümden kurtarsan da

Topluma açık olan kapalı alanda
Nikotin deposu olan, pis sigarandan
Leş kokusunu ve dumanını salıyorsan
Günahına ve rızkına ettiğin, israfa aldırmadan
Vücuduna verdiği, büyük zarara acımadan
Devletin yasak kanununa da, hiç aldırmadan
Bana ve zarar verip, hakkını gasp ettiğin komşuna,
Her şeyden önce kendine saygı duymadan
İçiyorsan keyfini ve kıvrımını bile bozmadan
Başkasına verdiğin zarara hiç aldırmadan

Hakkımı helal etmem arkadaş, sana da
Dokuz defa ölümden kurtarsan da

Bir kez zararım dokunsa ufacık menfaatine
Kaçacak delik aratır, bakmazsın işin hakikatine
Dokuz köyden kovarsın, bu senin ne haddine
Nadim edersin dürüst olanı, doğruyu söylediğine
Gücün varsa, zenginsen, zorbaysan, bana ne
Malının ve gücünün, var mı ki faydası kendine?
Gelmeyecek misin heyhat, hayatın bendine

Dokuz canlı olup, beni dokuz defa öldürsen de
Hak için hakkı söylerim, dilim döndükçe bende
Dokuz defa beni ölümden kurtarsan da
Dokuz defa beni ölümün eşiğine koysan da

Anlarım işine gelince, sevgiyle köz kırpmalarını
Ettiğin memnuniyet teşekkürlerinin sahte karlığını
Mayasını yitirmiş sahte menfaat sevdalarını
Şeytana pabucunu ters giydiren peydalarını
Hamuru çamurdan, kirlenmiş sahte dostluklarını

Hakkımı helal etmem arkadaş, buradan da kovsan
Doğru söyleyeni dokuz köyden, dörtnala da kovsan
İstersen dokuz defa ölümden kurtarıp
Kolonyayla üşümüş ellerimi sabaha kadar ovsan

Hele sen, hele sen;
Hak hak diyerek hakkıma, malıma ve canıma
Giydiriyorsan taş ve sopa arabama, dükkânıma
Acımadan kastediyorsan en temel hakkım canıma
Dünyada maskeli kamuflaj ile emniyetten, belki saklasan da
Saklayamazsın kıyamette, kendini kuldan da, Allah’ımdan da
Ne hakkın var, daha alacak, benden hak namına
Esas ben sana helal etmem, ne varsa muhakkak hak namıma
Dokuz defa beni ölümden kurtarsan da……!

Dokunursan ufacık menfaatine,
Görürsün arkadaş menfaat karları
Sahte ve yapmacık olan candan dostlukları
Dokuz defa ölümden kurtarsan da
Feyzullah Kırca
Akbaşlar köyü / Dursunbey

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder